Karamsar bir güne uyandık. Çiseleyen yağmur, bulutlu hava ve
üstümüzde tüm haftanın geride kalan yorgunluğu… Programımız belli! Ülkemizin en
taze müzik ve sanat festivali ile tazelenmek, çimlere uzanmak, şehrin karmaşasından
uzaklaşmak, müziğin keyfine varmak... Bu sene 3.sü düzenlenen Freshtival, benim
için daha bir anlamlı. Efes Pilsen Kurumsal blog yazarlığımda 1 seneyi devirdim ve ne mutlu bana ki bu yaz da festival coşkusunu
vip katılımcı olarak sürdürmeye devam ediyorum.
Festivalin gerçekleştiği Maçka Küçükçiftlik Park’a girdiğimizde “freshgate”
adlı kutu gibi içi ışıklı aynalı bir kapının içerisinden geçerek festival
alanına girişimiz daha en baştan farklı bir atmosfere ışınlanmışız hissi
yarattı. Öğrendiğime göre Haydarpaşa
Garı’nda gerçekleştirdikleri Yekpare gösterileriyle tanınan Nerdworking bu
kapıyı tasarlamış.
Adıma çıkarılan akreditasyon kartımı boynuma astım ve festival alanını
keşfe çıktım.
“Lösev için tasarla!” standında istediğiniz deseni beyaz bir tişörte ya da bez çantaya sprey boyalarla çizebiliyordunuz. Kuşkusuz festivalin en ilgi gören sanatsal akivitelerindendi.
Kimler vardı?
Tuba Ünsal da Freshtival'de!
Yaprak Dökümü'nde Şevket karakterini canlandıran Hasan Küçükçetin (sağda)
Geçen sene en garip giyinen çift seçtiğim kızlar yine vardı.
Gelelim
Performanslara…
Music Factory 2010’un genç yıldızlarından Bils, Hank Punky, DJ TNT
ve Klang & Jager da Freshtival'de müzikseverleri coşturdu. Sonrasında sahne
alan indie, elektro ve disko türlerini bir arada harmanlayan Türk grubu Bon Mod
dinleyenleri elektro ritmlerle
hareketlendirmeye başlamıştı. Belli bir dinleyici kitlesi olan ve pek
çok tanınmış mekanda sahne alan grup, konserden sonra sahne arkasında
sorularımı yanıtladı:
-2008 yılı sonunda kurulan bir grupsunuz. Farklı bir soundunuz var. Müziğinizde sizi etkileyen isimler kimler?
Aslı: En çok ilham aldığımız şey 80’ler ruhu diyebilirim.
Yıllardır hep böyle bir müzik yapmak istemiştik. Doruk da aynı şekilde düşünüyordu, birlikte çalışmaya karar verdik
ve o yılların müziğini günümüzle harmanlayıp pop elektro tarzımızı oturttuk.
-Freshtival
sahnesinde yer almak nasıl bir duygu?
Aslı: Ses, sahne, dinleyenler, tüm kadro her şey çok güzel
de tabi biraz hava serindi üşüyenler oldu.
Doruk: Buna rağmen güzeldi zaten festival ruhu bambaşka bir
şey.
-Bundan sonraki
projeleriniz neler? Nerelerde sahne alacaksınız?
Aslı: Haftaya Electronica Festival’de sahne alıyoruz. Zaten
sezon bitiyor yaz sonu yine yurt dışına gidip belki orada ufak bir turne
yaparız. Paris ve Amsterdam’da da sahne aldık. Türkiye’de 5 büyük şehri gezdik. Dün Adana’ya
gittik mesela. Bayağı bir konser programımız oldu sahnesi olan pek çok mekanda
çıktık. İstiyoruz farklı yerler görelim oralarda sahne alalım. Önümüzdeki sezon
tekrar bir EP yayınlayacağız. İstanbul şarkısı klibinden sonra yeni bir klip
daha geliyor Chocolate Cheesecake parçasına.
Bon Mod’dan sonra sahne alan Can Bonomo enerjiyi daha da
arttırdı! İlk albümü Meczup ile kısa sürede on binlere varan bir hayran kitlesi
oluşturmayı başaran Can Bonomo, sahnedeki karizması, rock ve pop arasındaki
farklı tarzıyla Freshtival sahnesinin tozunu attırdı diyebilirim. Genç
hayranları sahne önünü doldurmuş onunla tanışmak için can atarken ben blog
yazarı olarak konser sonrası sahne
arkasına davet edildim ve sanatçıyla karavanda sizler için bir röportaj yaptım.
-Şarkı sözlerini
kendin yazıyorsun. Nelerden ilham alıyorsun?
Küçük yaşta kitap okumaya başladım. Ailem buna alıştırmıştı
beni ve böylece kelime dağarcığım da gelişmiş oldu yani öyle televizyon
karşısında oturan bir çocuk olmadım hiç. Şiir yazmaya başladım. 12-13
yaşlarımdayken defterler dolusu şiirlerim vardı. Yaş büyüdükçe şiirler de
büyüdü onları şarkıya dönüştürdüm besteledim.
-Sosyal ağları aktif
kullanıyorsun. İnternet için konser verdin ve sitende canlı yayınla
dinleyicilerine sundun. Bu tarz çalışmaların devamı gelecek mi?
Biz hafta sonları dışarı çıkmadan toplanıp müzik yaparız
falan. Bir kere de internetten yayalım dedik. Baktık 8-9 bin kişi izlemiş yani
devamı gelecek tabi. Hatta bugünkü Freshtival performansımda da ilk 2 parçayı
yine internetten canlı yayınladık.
-Bundan sonra hangi
parçaya klip düşünüyorsun?
‘Mezcup’ parçamı kliplendireceğiz. Müthiş fikirler var
aklımızda. Yönetmenliğini Can Saban’ın üstlendiği ‘Bana Bir Saz Verin” klibi de iyi bir prodüksiyondu. Yeni klipte de
sürprizler olacak detay vermeyelim.
-Freshtival
sahnesinde yer alacak hangi isimler seni heyecanlandırıyor?
Ben Noisettes’i çok beğeniyorum ve sabırsızla bekliyorum
performansını. Leftfield’ı da Freshtival sayesinde keşfettim onun ön grubu
olarak aynı sahnede yer almak güzel. Bon Mod da yeni keşfim iyi müzik
yapıyorlar.
-İleri hedeflerin
neler?
Ben Sinema ve TV okudum. İleride yönetmenlik yapmak isterim
ama şimdilik daha çok erken kendimi daha toy görüyorum o işi kaldırmak için.
-Can Bonomo ile röportaj sonrası Freshtival panosu önünde
fotoğraflarımızı çekildikten sonra sahne önüne geçtim. İspanya çıkışlı taze
topluluk ve festivalin enteresan isimlerinden Crystal Fighters sahnede! Konser
sonrası aldığım duyumlara göre grup seyirciden memnun kalmış. Ne diyim biz de
onları sevdik, bolca dans ettik. Elektro tınılar hala kulağımda çınlıyor.
Noisettes büyüledi!
-Festivalin en can alıcı
konuğu kuşkusuz Noisettes oldu! Don't Upset the Rhythm parçasıyla
sahneye çıkan İngiliz grubun göz kamaştıran solisti Shingai hızını alamayıp
konseri sahne direklerinden birine tırmanarak sürdürdü. Şarkısını baş aşağı
söyleyen solist, adeta sıradışı bir şov sundu. Shingai Shoniwa'nın gençken sirk
sanatları eğitimi aldığını ve Londra’da tavana asılmış bir merdivene tırmanarak
şarkı söylediğini bir yerde okumuştum.
Canlı canlı benzer bir performans görmek
müthiş oldu. Bir ara seyircilerin arasına kaynayan Shingai "Never Forget You" şarkısını
dinleyenlerinin arasında söyledi. Onlara dokunacak kadar yakındı:)
-Noisettes sonrası
sahne alan Leftfield, Dj set değil güçlü bir gösteri ve kalabalık bir
grupla festival izleyicisini uçurdu ve
dinleyenleri etkisi altına aldı. Dünyanın önde gelen electronica
festivallerinde de yer alan grup Freshtival’de gecenin ağır topu olarak gövde
gösteri yaptı resmen:)
Bu yıl 3.'sü düzenlenen Freshtival, dans müzik ve eğlenceyi
sınırsız yaşattı. Sanılanın aksine hava muhalefeti de olmadı, çimlere de
oturduk, tezgahları gezdik, oyunlar
oynadık, daha da sosyalleştik. Şahsen ben yeni sanatçılar keşfettim, sevdiğim
isimlerle özel röportajlar yaptım.
Müzikal anlamda tatmin edici çeşitlilik vardı. Rock, electronica, dans ve geleneksel
sound’lar aynı sahnede buluştu.
Sırf müziğe değil sanata da ince dokunuşlar yapan Freshtival’de bir sonraki
yılı sabırsızlıkla bekliyorum!
0 Yorum
Bu yazım hakkında sen de bir yorum yaz, rahatla!