-Twitterda ünlülerin birbirleriyle sürekli laf dalaşı yapması...
-Her yeni akıma kapılan halkımızın facebooktan sonra şimdi de twittera akın etmesi. Okul arkadaşlarımı twitterda buldum!
-Aşk-ı Memnu'da Behlül-Bihter kaçamaklarını Adnan Bey'in onlarca bölüm fark edememesi ve senaristlerin her hafta fragman hileleriyle izleyiciyi kandırıp ümitlendirmesi.
-Dizi başlamadan özet adı altında eski bölümün eksiksiz yayınlanması...
-Blogumu okumadığını iddia eden arkadaşımın; "Konun kalmadı yazacak şey bulamıyorsun dimi?" diyerek sayfamı düzenli olarak kontrol ettiğini belli etmesi...
-Bazı arkadaşlarımın yaşanan "en gereksiz" olayı bile buraya yazacağımı zannetmesi...
-Bazı moda bloggerlarının yabancı sitelerdeki ürünleri kopyala-yapıştır yapması ve ürünlerin altına sadece "işte bunu istiyorum!" yazıp kendini "stylist, trend uzmanı" falan sanması...
-Spor salonunda bazı tiplerin çalışmadığı aleti havlu, su gibi şeylerle dakikalarca işgal etmesi...
-Ayşe Özyılmazel'in aynı anda hem köşe yazarı hem şarkıcı olmaya çabalaması...
-İnternet, cep telefonu ve televizyon gibi manyetik aletlerin hayatın akışını bu kadar etkilemesi...
-8.0 küsür şiddetinde depremi atlatan ülkeler varken bizim ülkede 6 şiddetinde olunca bile onlarca insanın ölmesi...
-Ünlülerin uyuşturucu kullanmasının doğal gibi gözükmeye başlaması...
-Gece kulüplerine müşteri bulan gençlerin kendilerini "organizatör" ya da "halkla ilişkiler uzmanı (pr)" sanması...
-Cuma gününde tek ders için okula gidiliyor olması.
0 Yorum
Bu yazım hakkında sen de bir yorum yaz, rahatla!